Ana Sayfa
  • MENU
  • KÜLTÜR- SANAT
  • Edebiyatın İz Bırakanları
  • GÜNDEM
  • MAGAZİN
  • ŞİİR
  • ÖYKÜLER
  • RÖPORTAJ
  • Yazarlar
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
  • Nöbetçi Eczaneler
  • Firma Rehberi
  • Seri İlanlar
EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ
KÜLTÜR- SANAT
Edebiyatın İz Bırakanları
GÜNDEM
MAGAZİN
ŞİİR
ÖYKÜLER
RÖPORTAJ
Yazarlar
    • Roman Yazmak: Korkunun ve Yaşamın Ötesinde
      • Makaleler
      • Roman Yazmak: Korkunun ve Yaşamın Ötesinde
      Roman Yazmak: Korkunun ve Yaşamın Ötesinde
      12 Aralık 2024 16:01
      Son Güncelleme:12 Aralık 2024 16:01
      Habil Yaşar
      Paylaş |

      Roman yazmak, korkunun ötesinde bir şeydir. Hangi konu hakkında yazacağını düşünmek, sadece aylar değil, yıllar alabilir. Zamanının ne zaman geleceği size bağlı olmadığı gibi, hangi konu hakkında yazacağınıza da siz karar veremezsiniz. O, herhangi bir olayın veya kişinin üzerinizdeki etkisinden veya tamamen başka bir şeyden aniden ortaya çıkar. Doğumu o kadar tuhaftır ki... Belki de bir insanın doğuşundan daha tuhaf, daha gizemli ve daha esrarengizdir. İnsanın doğuşu belli kurallara bağlıdır ama roman yazmanın herhangi bir kuralı ya da disiplini yoktur. Doğumu bu kadar tuhaf olan bir eser nasıl yazılır?

      İlk cümleyi bitirdiğinizde, sonraki satırların gelmesini anlatılamaz bir heyecanla beklemek varken sayfaların eklenmesini ve nihayet tamamlanışını görmenin ne kadar muhteşem bir his olduğunu bir düşünün. Yazdığınız her satır, düşündüğünüz her mısra belki de kanınız pahasına yazılır, mürekkep sadece bir araçtır. Bir yazar için, yazarak geçirdiği geceler karanlığı hissettirmeyecek kadar aydınlık olabilir; yazarken aydınlanır, yazarken yaşar ama aynı zamanda sabahları da karanlık kadar sarsılmış olabilir çünkü o her zaman yazmak arayışı içinde, sürekli düşünmektedir.

      Yarattığınız her karakterin kaderini yazmak, onu nerede olursa olsun bir gölge gibi takip etmek kolay değildir. Gerçekçi olmayan karakterlere o kadar hayat verirsiniz ki, kendi hayatınızı umursamazsınız. Çünkü siz, evet siz, yarattığınız her karakterin kaderinden sorumlusunuz ve onların başına gelen ve gelecek her şeyin büyük bir mesuliyetini taşırsınız. Yazar olmayanlar ailelerinden ve genel olarak insanlıktan sorumluysa, yazarlar yarattıkları her karakterden sorumlu olduklarında (aynı zamanda diğerleri gibi onlar da aileye ve insanlığa karşı sorumludurlar) taşıdıkları yükün ağırlığını bir düşünün. Sorumluluklarının yanı sıra onlar için sağlıklarını da feda ederler. Ancak karşılığında bir yazar unvanını ve sonsuzluğu kazanırlar.

      Karakterler ruha o kadar hakim olur ki... Sanki her zaman yanınızdalar, sizinle diyalog halindeler. Nerede ve ne zaman olursa olsun sizden vazgeçmezler, sizinle şakalaşırlar, hatta sizi yargılayıp ağlatabilirler. Çünkü var olmayan karakterler sanki gerçekten varmış gibi karşınıza çıkar ve bazen onları değil de kendinizi var olmayan bir varlık olarak düşünürsünüz, su gibi akıp gidersiniz.

      Belki de onlar sizin en yakın arkadaşlarınız, sırdaşlarınız, kahramanlarınızdır. Çünkü her birinde düşüncelerinizin ve enerjinizin kıvılcımları vardır. Ama tüm bunların yanı sıra onlara özgürlük de vermişsiniz ve her konuda tercih hakkını onlara bırakmışsınızdır. Aksi halde diktatör bir yazar ve karakterlere saygısız biri olarak hatırlanırsınız. Bir yazarın varlığı, eserlerinin yanı sıra karakterlerinin mükemmelliğine de bağlı değil midir?

      Yazmak, korkunun ötesinde bir şey olduğu gibi yaşamın da ötesinde bir şeydir.

      EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ

      Yorum Yazın

      Yazarın Diğer Yazıları

      • Gözleri Çıkmış Ölüm

        25 Şubat 2025
      • Bir Şairin İtirafı

        19 Şubat 2025
      • Karanlığı Yazanın Gecesi

        20 Ocak 2025
      • SESLER

        03 Ocak 2025
      • Yazmanın Tutkusu: Düşüncenin ve Zamanın Sonsuzluğu

        22 Aralık 2024
      • Roman Yazmak: Korkunun ve Yaşamın Ötesinde

        12 Aralık 2024
      • Yazmak: Sonsuz Bir Arzu

        08 Aralık 2024
    • EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ
      Haberler
      • GEM Açılışıyla Mısır-Türkiye Kültürel Dostluğu Yeni Bir Çağa Giriyor
        GEM Açılışıyla Mısır-Türkiye Kültürel Dostluğu Yeni Bir Çağa Giriyor
      • Tavşanlar Umuda Koştu: 62. Altın Portakal’da Seyfettin Tokmak’ın “Tavşan İmparatorluğu”na 7 Ödül Birden
        Tavşanlar Umuda Koştu: 62. Altın Portakal’da Seyfettin Tokmak’ın “Tavşan İmparatorluğu”na 7 Ödül Birden
      • Nöbeti
        Nöbeti
      • Nazilli’de Cumhuriyet Coşkusu: 3 Kilometrelik Fener Alayıyla 102. Yıla Selam
        Nazilli’de Cumhuriyet Coşkusu: 3 Kilometrelik Fener Alayıyla 102. Yıla Selam
      • Cumhuriyetin 102. Yılında Yüreğimizde Yankılanan Destan
        Cumhuriyetin 102. Yılında Yüreğimizde Yankılanan Destan
      • 29 Ekim
        29 Ekim
      • Mudanya Mütarekesi’nden Cumhuriyet’e: Bursa’nın Sessiz Zaferi
        Mudanya Mütarekesi’nden Cumhuriyet’e: Bursa’nın Sessiz Zaferi
      • Cumhuriyetin Kadınları: Atatürk’ün En Sessiz Devrimi
        Cumhuriyetin Kadınları: Atatürk’ün En Sessiz Devrimi
      • Cumhuriyet: Zamanın Aynasında Yeniden Doğan Bir Ruh
        Cumhuriyet: Zamanın Aynasında Yeniden Doğan Bir Ruh
      • Gelecek Olan Benim
        Gelecek Olan Benim
      İstanbul nöbetçi eczaneleri
      Bizi takip edin
      • facebook
      • Twitter
      • İnstagram
      • Youtube
      EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ
  • EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ
    • Künye
    • Kvkk Aydınlatma Metni
    • Çerez Politikası
    • Topluluk Kuralları
    • Yazarlar
    • Yazıların Sorumluluğu
    • İletişim ve Sosyal Medya
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
  • facebook
  • Twitter
  • instagram
  • Linkedin
  • Youtube
© 2017 e-magazin.tv Tüm Hakları Saklıdır.
  • Haber Gönder
  • Firma Ekle
  • İlan Ekle
Haber Yazılım