• Orhan Veli Öldü, Hem de Ceketsiz Öldü…
    • Orhan Veli Öldü, Hem de Ceketsiz Öldü…
      Türk şiirinin büyük ustası Orhan Veli Kanık, ölümünün yıl dönümünde şiirleriyle, yaşam öyküsüyle ve sade insan haliyle anılıyor. Ruhu şad olsun...
      14.04.2025 - 14:17 | Son Güncelleme:14.04.2025 - 14:17

      13 Nisan 1914'te İstanbul Beykoz’da dünyaya gelen Orhan Veli Kanık, klarnet ustası Mehmet Veli Kanık ile Fatma Nigâr Hanım’ın ilk çocuklarıydı. Türk edebiyatında serbest şiirin öncüsü olan Orhan Veli, hem halkı hem entelektüelleri sarsan diliyle “şiiri sokağa” indirdi. Bugün onun ölüm yıl dönümü. Ruhu şad olsun...

      “Orhan Veli öldü, hem de ceketsiz öldü…”
      Bu satır, sadece bir acının değil, bir dönemin bitişinin, bir devin vedasının özeti gibidir.

      Anlatamıyorum, son yıllarda sosyal medyada ve şiir platformlarında en çok paylaşılan şiirlerinden biri oldu. Bu, onun halkla kurduğu samimi bağın bugün hâlâ sürdüğünün göstergesidir.

      EDEBİYATIN IŞIĞINI GAZİ LİSESİ’NDE YAKTI

      Orhan Veli'nin çocukluk ve gençlik yılları İstanbul’dan Ankara’ya uzanan bir yolda şekillendi. Cumhurbaşkanlığı Bando Şefliği görevine atanan babası sayesinde Ankara'ya taşınan genç Orhan, Gazi İlkokulu’nda öğretmeni Sedat Bey tarafından keşfedildi. Onun teşvikiyle yazmaya başlayan Kanık’ın “Çocuk Dünyası” adlı ilk öyküsü bir dergide yayınlandı.

      Daha 15 yaşındayken, “Anneme” adlı ilk şiiri Balıkesir'de çıkan Gençler Yolu dergisinde yayımlandı.

      “DEDİKODU”YA GÜLERİZ, “MUALLA”YA SUSARIZ

      Orhan Veli, hayatı da şiir kadar dolu yaşayan biriydi.
      Kim söylemiş beni Süheyla’ya vurulmuşum diye?
      diye başlayan Dedikodu şiirinde kentsel aşkların, sokak dedikodularının ironisini yaptı.
      Mualla’yı sandala atıp ruhumda hicranını söyletme” dediğinde ise, aşkı kelimelere değil, suskunluklara sığdırdı.

      İÇKİYE BENZER BİR ŞEY VARDI HAYATINDA…

      Bir sonbahar gününde, 1950 yılında Ankara sokaklarında yürürken belediye çukuruna düşen Orhan Veli, bu kazayı önemsemeden İstanbul’a gitti. Ancak o düşüş, 14 Kasım’da onu aramızdan aldı.
      Cerrahpaşa Hastanesi'nde geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatını kaybetti.
      Henüz 36 yaşındaydı.
      Aşiyan Mezarlığı’na defnedildi.
      Ne bir kürsüde, ne bir sahnede vedalaştı edebiyatla;
      “Orhan Veli öldü, hem de ceketsiz öldü…”

      KELİMELERİ GÖKYÜZÜ GİBİ SERBEST BIRAKTI

      Orhan Veli, sadece bir şair değildi. O, halkın dilini şiirin dili haline getiren bir devrimciydi.
      Kimi zaman Boğaz kıyısında bir martıyla, kimi zaman çaycıyla, kimi zaman bir sevdalıyla aynı şiirde buluşurdu.

      Bugün onu özlemle anarken, rüzgarda uçuşan mısralarında onun sesi hâlâ duyuluyor.

      EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ
      EDEBİYAT MAGAZİN GAZETESİ

      Yorum Yazın

      Yorum yazarak topluluk kurallarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Edebiyat Magazin hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.